21. Yüzyılda İnsan Haklarının Geleceği Konferansı: Dijitalleşen Dünyada İnsan Hakları
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, dijitalleşmenin insan haklarının gelişimine sağladığı katkılara değinerek, dijitalleşmenin faydalarından sonuna kadar istifade ederken mahremiyeti koruyan, dezenformasyonla mücadele eden ve ifade özgürlüğünü koruyan düzenlemeleri de asla ihmal etmemek gerektiğini belirtti.
Bakan Varank, Kamu Denetçiliği Kurumunun “21. Yüzyılda İnsan Haklarının Geleceği Konferansı”nın ikinci günü açılışında katılımcılara hitap etti. Kamu Denetçiliği Kurumunun temsil ettiği Ombudsmanın “arabulucu kişi” anlamına geldiğini, kendisinin de “resmi uzlaştırmacı” kimliğinin bulunduğunu ifade eden Varank, bu görevle ele aldığı ilk dosyasını da iki vatandaş arasındaki problemi mahkemesiz çözerek sonlandırdığını anlattı.
ÜST DÜZEY ORTAM
Arabulucu kimliğiyle Kamu Denetçiliği Kurumu’nun çok daha farklı görevleri üstlendiğini anlatan Varank, bireylerin başvuruları üzerine idareleri ve kamu görevlilerini denetleyen güzide bir kurum olduğunu vurguladı. Kurum, insan hakları ve adalet açısından önemli görevler ifa ettiğinin altını çizen Varank, teknolojinin bilhassa hukuk, etik ve insan hakları alanındaki etkilerinin ve sonuçlarının tartışılabilmesi adına üst düzey bir ortam sunduğunu ifade etti.
VERİLERİN KORUNMASI
Bakan Varank, dijitalleşmenin, finans ve bankacılık, sosyal yaşam, eğitim, sağlık gibi alanlarda doğurduğu olumlu etkilerinin olduğunu ancak diğer taraftan bireylerin temel hak ve hürriyetleri üzerinde doğuracağı muhtemel olumsuz etkilerin de söz konusu olduğunu belirtti. Bu kapsamda özel hayatın gizliliği, verilerin korunmasını isteme hakkı, mülkiyet hakkı ve ayrımcılık yasağı gibi anayasal hakların öneminin, dijital çağda daha da belirgin bir hale geldiğine dikkati çeken Varank, dijitalleşmenin en büyük olumsuz etkilerinden birinin mahremiyetin ihlal edilmesi olduğunu vurguladı.
DEZENFORMASYON YASASI
Dijitalleşmenin bir diğer yıkıcı etkisinin de nefret söylemi ve dezenformasyonun artmasına sebep vermesi olduğunu ifade eden Varank, kamuoyunda “Dezenformasyon Yasası” olarak bilinen Kanun ile sosyal medya ve diğer dijital platformlar vasıtasıyla nefret dolu veya ayrımcı söylemlerin veya yanlış bilginin yayılmasını engellemeyi hedeflediklerini dile getirdi.
ULUSAL SİBER GÜVENLİK
İnsan haklarına tehdit oluşturan bir diğer konunun da siber suçlar ve çevrimiçi taciz olduğuna dikkati çeken Varank, bu noktada da Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planını hükümet olarak hayata geçirdiklerini söyledi.
EĞİTİM VE SAĞLIK
Varank, dijitalleşmenin insan haklarının gelişimine sağladığı katkılardan da bahseden Varank, pandemiyle birlikte uzaktan eğitim ve dijital sağlık gibi sistemlerin faydalarını yaşayarak gördüklerini, bu sistemlerle vatandaşlarımızın eğitim ve sağlık gibi temel haklarını güvence altına aldıklarını bildirdi.
DİJİTALLEŞME VE İNSAN HAKLARI
Dijitalleşmenin insan hakları üzerindeki etkilerinin mülkiyet hakkı anlayışındaki değişikliklere de yol açtığını belirten Varank, “Kripto paralar, nitelikli fikri tapular (NFT’ler), çevrim içi platformlarda oluşturulan kullanıcı hesapları ve profilleri dijital varlıkların hak sahipliğinin nasıl belirleneceği, mülkiyet hakkının nasıl devredileceği ve miras hakkının nasıl uygulanacağı gibi tartışmaları ve soruları gündeme getiriyor. Bu gibi toplantılarda yapılacak fikir paylaşımlarıyla ortaya konulması gerekiyor.” değerlendirmelerinde bulundu.
YENİ TEKNOLOJİLER
Bakan Varank, teknolojinin sürekli gelişeceğini, temel hakların da insanoğlu var oldukça var olmaya devam edeceğini belirtti. Bir taraftan düzenleyici hususların teknolojiyi boğmaması gerektiğini, yeni teknolojilerin geliştirilmesinin önünün açılması gerektiğini belirten Varank, diğer taraftan da teknolojinin insan onurunu ayaklar altına alacak uygulamalara dönüşmesinin önüne geçilmesinin önem arz ettiğini vurguladı.
DİJİTAL OKURYAZARLIK
Varank, dijitalleşmenin faydalarından sonuna kadar istifade ederken mahremiyeti koruyan, dezenformasyonla mücadele eden ve ifade özgürlüğünü koruyan düzenlemeleri de asla ihmal etmemek gerektiğinin altını çizerek, aynı zamanda dijital okuryazarlığı destekleyerek, erişilebilir dijital teknolojiler ve hizmetler sağlayarak da vatandaşların refahını artırmaya devam etmek gerektiğini söyledi.