Afet Sosyolojisi ve Türkiye
Depremin hemen ardından herkesten önce aynı mekânda ve alanda bulunan insanlar yardıma koştu. Ortaya çıkan önemli krizler var ve bu krizleri, devlet ile millet birbirlerine kenetlenerek aşıyor. Burada iki önemli güç var; biri devletin mekanizması diğeri ise toplumun kültürel özellikleri ve kodlarıdır. Devlet, toplumunu iyi tanıyor ve toplum da devletine güveniyor. Bugün Sayın Cumhurbaşkanının afet bölgesine yaptığı ziyaretlerde de bunu gördük. Çadırları dolaşan Cumhurbaşkanı, depremzedelerle bizzat görüştü ve sözler verdi. Sonrasında kendileri ile görüştüğüm süreçte, depremzedeler, Sayın Cumhurbaşkanının kendilerini ziyaret etmesinden ve kendilerini görmesinden mutlu olduklarını belirttiler. Sahada olan bir liderin halkından uzak olmadığını ve halkının yabancılaşma yaşamadığını bizler de gördük. Çünkü tüm kesimler ortak bir noktada buluştu, aynı yerden yemek yediler ve aynı yerlerde kaldılar. Muhtemeldir ki ekonomik koşullar farklı olsa dahi hepsi aynı anda üşüdü veya aynı anda aç kaldı, yemek yedi. Bireysel dayanışma, toplumsal dayanışmaya dönüştü. Afet yerine gidenler canla başla çalışmaya veya hiçbir şey yapamasalar da erzak taşımaya devam etti. Devletin ve milletin bir araya geldiği bu tabloda, tüm Türkiye de dualarını eksik etmedi.