Türk Dünyasının Yazarı Aytmatov ile Anılarım
Naçizane yazıma, Kırgız edebiyatının, Türk dünyasının ve dünya edebiyatının en büyük yazarlarından biri olan Cengiz Aytmatov’un başarıya ulaşmasına katkı sağlayan, edebî dünyasının altyapısını oluşturan kültür ve dil ile ilgili görüşünden örnek vererek başlamak istiyorum. O, bu konuda şunları ifade eder:
“Sovyetler Birliği’nde on altı Cumhuriyet’in yarısı Türk halklarından oluşur. Bugün Sovyetler Birliği’nde bile en büyük nüfus yine Türklerdir. Rusçanın üçte biri ise Türkçe kelimelerden oluşuyor. Gerek bu dil birliği nedeniyle gerekse yüzyıllar boyu gelişen ekonomik, politik ve kültürel olgulardan ötürü Türk halkları arasında sonsuz bir ilişki süregelmiş. Hepimiz Altay kazanından çıkmayız.
Bundan bir süre önce uzun yıllar Rusya’da sürdürülen büyük bir çalışma tamamlandı. Bu, ilk Türkçe sözlüktür. Yüzyıl önce Petersburg’da hazırlanmaya başlanmış. İşte bu sözlük, benim el kitabımdır. Sürekli ondan yararlanırım. Bu sözlük sayesinde Türk atalarımla konuşabiliyorum.”
Aytmatov’un eserlerini okuyan okurlar gibi ben de çocukluğumdan bu yana Aytmatov’la tanışmak ve onun hikâyelerini dinlemek istiyordum. Sovyet döneminde Kırgızistan’ın güney ilçelerinden milletvekili seçilen Cengiz Aytmatov’un Bişkek’e yaptığı dönüş yolculuğunda, Toktogul ilçesine uğrayacağını duydum.