Türk Tarihi Ve Türk Eskiçağ Bilimleri Çalıştayı Sonuç Bildirgesi Yayınlandı
12 Kasım 2021 tarihinde kurulan Türk Devletleri Teşkilatı dili, tarihi ve kültürü bir olan bütün Türk topluluklarının tekrar birleşmesinin temellerini atmış, tıpkı geçmişte olduğu gibi yeniden Büyük Türk Birliği’nin kurulduğunu bütün dünyaya ilan etmiştir. Bu birliğin eğitim alanındaki sarsılmaz kalelerinden biri ve Türk Dünyası’nda altın bir köprü olan Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi geleceğin eğitim diplomatlarını yetiştiren önemli bir yükseköğretim kurumudur. 04.10.2023 tarihinde Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi’nin ev sahipliğinde ve Türk Dünyası’nın değişik ülkelerinden katılan 36 bilim adamının katılımıyla gerçekleştirilen Türk Tarihi ve Türk Eskiçağ Bilimleri Çalıştayı 04.10.2023 tarihinde başlamış 05.10.2023 tarihinde bitmiştir. Tanrı Dağları’nın eteğinde Atayurt’ta gerçekleştirilen Çalıştay’da birbirinden değerli bildiriler sunulmuş, tarihe büyük bir not düşülmüştür. Çalıştayımızda tartışılan konular etrafında hazırlanan sonuç bildirgesinde aşağıdaki kararlar alınmıştır:
1-Türk arkeolojisinin geliştirilmesi, kurumsallaştırılması ve ortak çalışmalar yapılması en öncelikli problemlerimiz arasında yer almaktadır. Bu meselenin çözümü için bölüm ve enstitüler açılarak ihtiyaç duyulan bilim insanı açığımızın acilen kapatılması elzemdir. “Türk Dünyası Arkeolojisi” kitabı gibi ortak eserlerin yazılması, ortak iş birliğinin ilk somut göstergelerinden biri olabilir.
2-Petroglif, damga ve Kurgan çalışmalarının arttırılması Eskiçağ’da Türklerin yayılma alanlarını ortaya çıkarması açısından büyük önem taşımaktadır. Hâlihazırdaki çalışmalar yetersiz olsa bile, elde edilen bulgu ve verilerden pek çok bölgede Türk tarihinin yeniden yazılmasını gerektirecek kadar önemli sonuçlar elde edilmiştir. Petroglifler kültürümüzün gelişme ve yayılma alanımızı gösteren en somut bağlarımızdan biridir. Daha ayrıntılı bir biçimde incelenmeye değerdir.
3-Türk yer adları konusunda karşılaştırılmalı sözlükler hazırlanması, etimolojiden yola çıkarak Türk yerleşme alanlarının dil ve arkeolojik açıdan ortak literatürünün oluşturulması önemlidir. Bu çalışmalara katkı sunacak ortak bir metodoloji geliştirilmesi büyük bir ihtiyaçtır.
4-Türk tarihinin bazı noktalarının aydınlatılmasında ve özellikle devlet teşkilatının devamlılığını ortaya koyma adına münşaat mecmuaları başta olmak üzere farklı belge ve yazma eserlerden daha fazla faydalanılması gerekmektedir.
5-Türk tarihinde tartışmalı bir konu olan ve Türkiye’de kullanılan “çağ tasnifinin” Türk tarihini aydınlatma ve yorumlamada yetersiz kaldığı açıktır. Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar geniş bir coğrafyaya yayılmış Türklerin tarihini yeniden ele alacak özgün bir çağ tasnifinin oluşturulması özellikle tavsiye edilmektedir. Türk tarihinde çağ kavramı yerine Türk Medeniyetinin kavramsallaştırılmasına dönük öneriler de sunulmuştur. Bu önerilerden birinde de kronolojiye bakılmaksınız Türk İdare Tarihi, Türk İktisat Tarihi ve benzeri sınıflamalar teklif edilmiştir.
6-Türk Dünyası’nın aydınlanmasında öncülük yapan “Ceditçilik hareketinin” öneminden yola çıkarak Türk Dünyası’ndaki dil, fikir ve iş birliği ülküsüne ömrünü adamış bilim ve fikir adamlarının daha ayrıntılı ve sistematik bir şekilde Türk Akademisi’nin öncülüğünde ele alınması ortak iş birliğinin geliştirilmesi açısından önemlidir.
7-Türk Devlet ve toplulukları arasında Lisans ve Lisansüstü öğrenci değişimi konularında teşvik edici çalışmalar yapılmalıdır. Türk Arkeolojisi çalışacak lisans-lisansüstü öğrencilere burs imkânı ve pozitif ayrıcalıklar tanınmalıdır. Bu konuda Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi’nin uyguladığı eğitim modeli örnek alınarak bütün Türk Dünyası’nda benzer uygulamalar yapılması için girişimlerde bulunulmalıdır.
8-Türk Dünyası ile ilgili envanter çalışmaları başlatılarak Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde ortak bir dijital bilgi bankası oluşturulması, ilişkilerin geliştirilmesi açısından oldukça önemlidir.
9-Türk Dünyasında kültürel birlik sağlayabilmek için kaya resimleri damgalar, piktogramlar ve sembollerin geliştirilmesi millî kimliğin güçlendirilmesi açısından kıymetlidir. Dil ve alfabe birliği konusunda yapılacak çalışmaların sonuçları Türk Dünyası’nda ortak bir gelecek inşa etme bakımından büyük önem taşımaktadır.
10- Sanat tarihi çalışmaları üzerinden Türk topluluklarının kültürel kodları geliştirilebilir. Bu açıdan Erken Devir Türk Sanatı temel alınarak günümüze kadar getirilecek çalışmalar, Türk toplulukları arasındaki yakınlaşmayı hızlandıracaktır.
11-Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ve Türkiye’deki Türk Tarihi ve Eskiçağ Tarihi ile ilgili makale ve yayınların uzmanlarca indekslenmesi ve Kataloglama/Almanak çalışmalarının yapılması nitelik bakımından önemlidir.